Geri dönüş kıskançlığı, ilişkiyi mutsuz ve çıkmaza sokar, çünkü bir eş diğerini önceki ilişkileri hakkında farklı teoriler oluşturmak ve bunları aşmamakla suçlayarak bunu bir güven sorunu haline getirir. Ayrıca kişi hem kendisine hem de ikili ilişkilerine zarar verir.
Neden Kıskanıyoruz?
Hemen hemen herkes sevdiği ve değer verdiği kişiyi ve onun bakımını korumak ister. İlgili bir tehlike meydana geldiğinde bazı koruyucu ve savunma tepkileri ortaya çıkar. Anormal veya patolojik kıskançlık ise, kıskançlık durumunda şiddet içeren gerçek olmayan bir tehdide karşı oluşan tepkilerin abartılması, duygu, düşünce ve davranışların normalden aşırıya doğru değişmesidir.
Geriye dönük kıskançlık durumunda bazı duygu ve davranışlar ortaya çıkar ve kişiyi tutsak eder. Korku, öfke, kaygı, özgüven kaybı, şüphe ve güvensizlik, hemen hemen her şeyi kontrol eden davranışlar, sebepsiz yere sık sık tartışmalar, geçmişle ilgili sürekli sorular, verilen cevaplardan asla tatmin olamama yaygın tepkilerdir. Böyle bir durumda olumsuz düşünce ve duygular, kıskanç eşin zihnini sürekli meşgul ederek, kontrolsüz bir şekilde geçmiş ilişkilerinin teorisine dayalı senaryolar üretmesine, düşünmesine, ipuçları aramasına, her şeyi kendi bakış açısıyla değerlendirmesine neden olur. Kıskançlık. Ve karısı için hayatı zorlaştırır. Yanlış suçlanan taraf zamanla eşten uzaklaşır ve bazen korkulan kişinin bittiği durumlar olabilir.
Retroaktif Kıskançlık Kimlerde Görülür?
Geriye dönük kıskançlık, saplantı düzeyine ulaştığında, sanrısal bir bozukluk olarak kabul edilir. Obsesifler, paranoyak kişilik özelliklerine sahip kişilerde daha yaygındır. Sorun genellikle kıskançlığı ifade etmekte yatar. Tepkiler kıskanç kişinin kişiliğine göre değişebilir. Burada takıntılı kişilere özel dikkat gösterilmelidir, çünkü bir ilişkinin sonunu, ayrılığı veya terk edilmeyi kabul edemedikleri için, ölen kişiyi ne pahasına olursa olsun iade etmeye çalışırlar. Tepkiler, öldürme, zarar verme, tehdit etme, takip etme, telefon dinleme, telefon tacizi, dedikodu, karalama ve kıskanılan kişiye veya sevdiklerine maddi zarar verme gibi çeşitli şekillerde olabilir.
Nedeni genellikle düşük benlik saygısı, yetersizlik duygusu, kaybetme korkusu ve baştan özgüven eksikliğidir. Ancak kıskançlığın sebepleri ve fonksiyonları kadın ve erkeklerde farklılıklar gösterir. Araştırmalar, kadınların daha kıskanç olduklarını ancak duygularını daha iyi ele aldıklarını, erkeklerin ise daha dürtüsel olduğunu gösteriyor. Kadınlarda kıskançlığın nedenleri eski eş ilişkilerine dönüş ve kaybetme korkusu iken, erkekler çoğunlukla cinsel karşılaştırma, performans kaygısı, önceki eş kadar iyi değil, terk ve geçmişe dönük kıskançlıklara neden olur.
